Türkiye’de yaşanan kayyumlara karşı Güzelbahçe Emek ve Demokrasi Platformu basın açıklaması yaptı. Platform adına basın açıklamasını Emekli Sen Güzelbahçe Şube Başkanı Mehmet Tuncer okudu. Tuncer, “Kayyumlar demokratik topluma aykırı ölçüsüz bir müdahaledir” dedi.
Türkiye’de son dönemde yaşanan kayyumlara karşı gelmek için İzmir’in Güzelbahçe ilçesinde bulunan Güzelbahçe Emek ve Demokrasi Platformu basın açıklaması düzenledi. Güzelbahçe’de gerçekleşen basın açıklamasına DİSK, CHP, EMEP, TİP, DEM Parti, Tabip Odası ve kent konseyi katıldı. Platform adına basına açıklamasını Emekli Sen Güzelbahçe Şube Başkanı Mehmet Tuncer okudu. Tuncer açıklamasında; “Belediye başkanlarının görevden alınıp yerlerine kayyımlar atanması seçme- seçilme hakkımıza ve demokratik topluma aykırı ölçüsüz bir müdahaledir” sözlerini kullandı.
Emekli Sen Güzelbahçe Şube Başkanı Mehmet Tuncer, Güzelbahçe
Emek ve Demokrasi Platformu adına okuduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer
verdi; “Belediyeler Kanununda seçilmiş belediye başkanı görevden alındığında
yerine belediye meclisinin belirleyeceği başka birinin seçilmesi gerekir. Fakat
terör gerekçesiyle çoğunluğu Güneydoğu Anadolu'da halk iradesiyle seçilmiş
belediye başkanlarının yerine kayyım atamaları yapıldı.
KAYYUMLAR HALK İRADESİNE BİR MÜDAHALEDİR
31 Mart yerel seçimleri sonrasında Van ve Hakkari'de seçilen
belediye başkanları görevden alındığında tüm muhalifler güçlü bir karşı duruş
göstermişti. Demokrasi mücadelesinde önemli bir kazanım elde edilmişti. Kayyımların
halkın iradesine bir müdahaledir. CHP'li Esenyurt Belediye Başkanının ardından
DEM Partili Batman, Mardin ve Halfeti belediye başkanlarının görevden alınıp
yerlerine kayyımlar atanması seçme- seçilme hakkımıza ve demokratik topluma
aykırı ölçüsüz bir müdahaledir. Halk iradesiyle seçilmiş kişilere baskı ve
kayyım uygulanmasına itirazımız var. Kayyım düzeni yolsuzluk, yoksulluk ve
adaletsizlik düzenidir.
HÜKÜMET KAYBETTİĞİ YERLERİ KAYYUMLA YÖNETİYOR
Ekmeğimizden, aşımızdan çalarak, eğitim ve sağlık
bütçesinden kaçırarak, ödeme garantili otoyollar, köprüler, havalimanları,
şehir hastaneleri işleten holdinglere peşkeş çeken iktidarı istemiyoruz. Ormanlarımızı,
kıyılarımızı, meralarımızı, yaylalarımızı madenlerin, otel zincirlerinin,
enerji santrallarının talanına açan bu otoriter yönetimin tek çaresinin
kaybettiği yerel yönetimleri kayyım atayarak yönetmek olduğunun farkındayız.
MÜCADELEMİZ BÜYÜYECEK
Tek adam düzeninin sonucu olan bu haksızlıklara karşı
mücadelemiz kişi ve parti ayrımı yapmaksızın büyüyerek sürecek. Ülkemizin her
yerinde halk iradesinin yok sayılmasına karşı mücadeleyi amasız, fakatsız
büyüteceğiz.”