Tarih, 30 Ekim 1918.
Yer, Limni Adası.
Mondros Ateşkes Antlaşması’nın imzalanmasında sonra Osmanlı Hükümeti’ne bağlı İstanbul Polis Müdüriyet-i Umumiye’si yürütmeye başladı. Mustafa Kemal’in Anadolu’ya geçip, Milli Mücadele’yi yürüttüğü TBMM’nin kuruluşundan iki ay sonra 24 Haziran 1920’de de Milli Polis Teşkilatı kuruldu.
O teşkilat yokluklar içerisinde görevini sürdürmeye başladı.
Milli Mücadele dönemi boyunca büyük görevler üstlendi. 1922 yılına kadar işgal altındaki İstanbul, İzmir, Edirne, Bursa, Balıkesir ve Manisa gibi büyük kentlerde polis kadroları yetersiz kaldı. Hatta amir yetersizliğinden dolayı polis memurlarını denetleyen ve gerekirse ceza veren illerdeki polis divanı kurulamadı.
19 Aralık 1918 tarihinde Adana’yı işgal eden Fransızlar denetimleri tamamen ele geçirmek ve kendilerine gösterilecek direnişi kırkmak için kolluk kuvvetlerini devre dışı bırakıp, onları işgal bölgelerinden uzaklaştırdı. Polis ve jandarma dairelerine Ermeni memurlarını yerleştirerek, polis mevcudunu da dört-beş misline çıkarttı. Ermeniler yağmayı ve talanı artırınca Adana ileri gelenleri güvenliği sağlamak için terhis edilmiş olan yedek subayların polis ve jandarma görevi almalarını kararlaştırdı.
Mahmut Muhittin Efendi o polislerden birisiydi.
Arapça biliyordu.
Bu sayede bölge halkını örgütledi, Fransız kuvvetleri arasında bulunan Cezayir ve Faslı Müslüman askerleri ikna edip, kendi yanına çekti.
Akyol Polis Karakolu'nda görevli Mehmet Hamdi Bey Fransız güçlerinin Polis Karakolunda göndere çekili olan bayrağın indirilmesi isteklerine meslektaşlarıyla karşı çıktı. Ancak Mutasarrıfın emri üzerine bayrağı gönderden indirdi. Mehmet Hamdi Bey, ertesi gün Türk bayrağını tekrar göndere çekti. Olayı haber alan işgal güçleri bir manga askerle karakolu bastı.
Çatışma çıktı, o çatışmada mermisi tükenen Mehmet Hamdi Bey, teslim olmamak için karakolun en üst katından kendini aşağı atarak şehit oldu. Serkomiser Körükçü Fevzi Bey “Kıvılcım” adlı direniş örgütünü kurdu ve Antep direnişine katıldı.
İzmir’de Yunan bayrağını polislerin yüzüne geçirdiler. Urla Polis komiseri (Giritli) Hüseyin Efendi Ziraat Bankası önünde katledildi. Polis memurlarından Refik Efendi, Halil Efendi ve emekli polis memuru Ahmet Efendi de bıçaklanarak öldürüldü.
Polis teşkilatı Milli Mücadele döneminde cesaretle mücadele etti, şehitler verdi.
Kurtuluş Savaşı kazanılıp, Osmanlı Hükümet’i resmen sona erdiğinde İstanbul’daki İstanbul Polis Müdüriyet-i Umumiye’si Ankara’ya bağlandı. Bugünkü halini aldı. O gün bugündür başarıları ve yaşadıkları gözümüzün önünde.
Refik, Halit, Hüseyin, Ahmet Efendilerin görev yaptığı, Milli Mücadele döneminde şehit olduğu Emniyet Genel Müdürlüğü bugün Atatürk olmadan 30 Ağustos’u anıyor.
Daha kaç rezillik yaşayacağız bilmiyorum ama bunu da yetenler arasına ekleyip, unutmaya kaldığımız yerden devam edeceğiz.